Merhaba dostlar, merakla düşündüğüm bir şeyi bugün birlikte açmak istiyorum: Aşkım Kapışmak nerede öğretim görevlisi? Bu soru bir nevi kimdir, nasıl tanımlanır, hangi kurumda yer alır gibi sorularla iç içe; ama aynı zamanda “üniversite kimliği” ve “akademik statü” gibi kavramların Türkiye’de ve dünyada nasıl algılandığını da yoklayan bir kapı aralığı. Gelin birlikte açalım.
—
Aşkım Kapışmak Hakkında Kısa Bir Panorama
Aşkım Kapışmak, kitapları, konuşmaları ve sosyal medya varlığıyla tanınan bir “davranış bilimleri uzmanı” / “yazar / eğitmen” profiliyle halk nezdinde bilinir. Ancak, “üniversitelerde görev yapan öğretim elemanı mı?” sorusu kamu kaynaklarında net bir bilgiyle karşılık bulmaz. Akademik kadro listelerinde, YÖK evraklarında ya da üniversite personel sayfalarında “Aşkım Kapışmak – öğretim görevlisi / araştırma görevlisi / doçent / profesör” gibi bir kayıt görünmez.
Yani, elimizdeki veriler “öğretim görevlisi olarak resmi bir üniversitede çalışıyor” iddiasını doğrulamaz. Kapışmak’ın tanımı daha çok “eğitmen, konuşmacı, davranış bilimleri uzmanı, yazar” ekseninde dolaşır.
—
Küresel ve Yerel Perspektiften Akademik Unvan Algısı
Küresel Perspektif
Batı sistemi üniversitelerinde “öğretim görevlisi / adjunct lecturer / instructor / professor” gibi unvanlar net kadrolarla, yayın değerlendirmeleriyle, akademik geçmişle ilişkilendirilir. Birisinin “öğretim görevlisi” olarak kabul edilmesi, bir üniversitenin belirli bir programında kadrolu ya da kadrosuz şekilde ders vermesiyle olur. Bu durum elbette şeffaf veritabanlarla desteklenir — üniversitenin websitesinde öğretim kadrosu sayfalarında görünmek, akademik yayın dizinlerinde kayıtlı olmak gibi.
Bir konuşmacının, eğitimci kimliğiyle konuşmalarını üniversite çatısı altında yaptığı iddiası varsa, o üniversite kayıtlarında görünmesi beklenir.
Yerel / Türkiye Perspektifi
Türkiye’de bazen halk arasında “öğretim görevlisi” tabiri bilimsel kadroda olmayan, özel üniversitelerde ders veren ya da dışarıdan akademik işbirliği yapan kişilere yönelik kullanılır. Resmî kadro ile halkın algısı arasında bir fark oluşur: birisi “üniversitede ders vermiş” olabilir ama bu, kadrolu “öğretim görevlisi” olduğu anlamına gelmez.
Kapışmak’ın durumunda, kamuya açık akademik atama ve kadro veritabanlarında adı geçmediği için, “resmî öğretim görevliliği” iddiasına karşı temkinli olmak gerekir.
—
Üniversite vs “Eğitim Platformu / Konuşmacı” Ayrımı
Akademide unvan sahibi olmak, yalnızca bilgiler aktarmakla değil; bilimsel üretim, akreditasyon, öğrenci danışmanlığı, sınav sorumluluğu gibi rollerle gelir.
Kapışmak’ın faaliyetleri çoğunlukla özel seminerler, kişisel gelişim etkinlikleri, eğitim kampları, kitap yayınları çerçevesinde görünür. Bazı kaynaklar, gözaltı operasyonlarında “Eğitim ve Bilgilendirme Kampı” adı altında toplantılar yaptığı ve katılımcılara sertifika verdiği iddialarını aktarır. ([takvim.com.tr][1]) Bu tip etkinlikler “öğretim görevlisi” niteliği ile karıştırılabilir ama resmi bir üniversite kadrosu gerektirmez.
—
Dinamikler ve Etkiler: Kim Kimdir, Kim Ne Diyor?
Algısal sınırlar: “Öğretim görevlisi” terimi halk tarafından güven ve otorite işareti sayılabilir. Bu, bir konuşmacının ya da danışmanın mesajını kolaylaştırabilir.
Kurumsal sorumluluk: Üniversite kadrolarında görevli öğretim görevlileri, etik denetimler, yayın bağlamı, bilimsel kriterlerle değerlendirilir. Dış konuşmacılar ya da özel eğitimciler bu sistemin dışında kalabilir.
Profesyonel görünürlük / referans: Akademik unvan olmadan bilgi-içerik üreten biri, bazı kitleler için “resmi” sayılmaz. Öğrenciler, dinleyiciler “hangi üniversitede ders veriyor?” sorusunu sorar.
—
Kapanış: Bilgi, Kimlik ve Sizin Deneyiminiz
Özetle: Kamu kaynakları itibarıyla Aşkım Kapışmak’ın resmî olarak “öğretim görevlisi” kadrosunda görev yaptığına dair güvenilir bir kayıt bulunmaz. Faaliyetlerinin çoğu özel eğitim, seminer ve kitap eksenindedir. “Öğretim görevlisi” unvanıyla anılması büyük ihtimalle halk algısı, söylem ve tanıtım bağlamındandır.
Sizce bu durum “akademik kimlik ile halk eğitimci kimliği arasındaki sınırlar” ne kadar bulanık olmalı? Mesajınızı daha etkili kılmak adına “öğretim görevlisi” etiketini kullanmak etik midir? Aşağıya yorumlarınızı bırakın, beraber tartışalım.
[1]: https://www.takvim.com.tr/guncel/2024/05/30/1-milyarlik-dolarlik-vurgundan-askim-kapismak-cikti-gorevi-yapiya-insan-kazandirmak?utm_source=chatgpt.com “1 milyarlık dolarlık vurgundan Aşkım Kapışmak çıktı: Görevi yapıya …”